Geçit hakkı kavramı Türk Medeni Kanunu’nun 747. maddesi ve devamında tanımlanmıştır. Ana yola bağlantısı olmayan bir taşınmaz lehine, genel yola bağlantısı olan komşu taşınmaz veya taşınmazlar aleyhine kullanılan, sürekli olarak kurulmuş bir haktır. Ana yola bağlantısı olmayan taşınmaz lehine söz konusu hak tesis edilirken, her iki tarafın da yararı gözetilmelidir. DEVAMI… “Geçit Hakkı ve Geçit Hakkı Davası”
Geçit Hakkı Davalarında Fedakarlığın Denkleştirilmesi Prensibi
Geçit hakkı tesisi bir taşınmaz mülkiyetini sınırlayan irtifak hakkı olmakla beraber özünü komşuluk hukukundan alır. Bu yüzden uygun geçit yeri saptanırken komşuluk hukuku ilkelerinin gözetilmesi zorunludur. Bunun doğal sonucu olarak da geçit hakkı davalarında davacının dava konusunda tam bir tasarruf yetkisi yoktur. Çünkü geçit gereksiniminin subjektif arzulara göre değil komşuluk hukukunun genel ilkeleri çerçevesinde objektif esaslara göre belirlenmesi, yine fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesinin bu tür davalarda en yoğun şekilde uygulanması gerekir. DEVAMI… “Geçit Hakkı Davalarında Fedakarlığın Denkleştirilmesi Prensibi”