ÖZET: Taksitle satış sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması zorunludur. Ayrıca sözleşmede kampanyanın bitiş tarihi, malın teslim tarihi ve şekli de yazılı olmak zorundadır. Bunun dışında kampanyayı düzenleyen bu sözleşmenin bir nüshasını tüketiciye vermek zorundadır. Somut olayda davacının da kabul ettiği gibi ortada herhangi bir yazılı sözleşme bulunmayıp kampanyalı satış için gerekli hiçbir şart yerine getirilmemiştir. Bu durumda davalı üretici aleyhine hüküm kurulamayacağının gözetilmesi gerekir.
T.C YARGITAY
Hukuk Genel Kurulu Esas: 2009/ 4-101 Karar: 2009 / 139 Karar Tarihi: 29.04.2009 |
Dava: Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 7. Tüketici Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 14.12.2006 gün ve 2005/343 E- 2006/1174 K. sayılı kararın incelenmesi davalılardan A…..A.Ş. vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 17.04.2008 gün ve 2007/7787-2008/5488 sayılı ilamı ile;
(…Dava, ön ödemeli kampanya ile satın alınan eşyalarının teslim edilmemesi sebebi ile bedelinin tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmü davalılardan üretici firma olan A. A.Ş. temyiz etmiştir.
Davacı, davalılardan A…..’in bayisi olan diğer davalı Y….. Ev Gereçleri Ltd. Şti.’nden buzdolabı ve çamaşır makinesi almak için satıcı ile sözlü sözleşme yaptığını ve bu sözleşmeye dayalı olarak taksitlerin tamamını ödediğini, buna rağmen bayiinin kapandığını ve eşyaların kendisine teslim edilmediğini bildirip, teslim edilmeyen eşyaların bedellerinin tazminini talep etmiştir.
4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 7. maddesinin son fıkrasının atfı ile 6/A maddenin ikinci paragrafına göre taksitle satış sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması zorunludur ve bu maddede sözleşmede yer alması gereken hususlar tek tek sayılmıştır. Bu hususlara ek olarak aynı yasanın 7. maddesinde kampanyalı satışlarda yazılı sözleşmede ayrıca kampanyanın bitiş tarihi, malın teslim tarihi ve şekli de yazılı olmak zorundadır. Bunun dışında kampanyayı düzenleyen bu sözleşmenin bir nüshasını tüketiciye vermek zorundadır. Somut olayda davacının da kabul ettiği gibi ortada herhangi bir yazılı sözleşme bulunmayıp kampanyalı satış için yukarıda sayılan hiçbir şart yerine getirilmemiştir. Şu halde davalı üretici aleyhine verilen hüküm doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir…) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davalılardan A… A.Ş. vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre ve özellikle, 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 7/2. maddesindeki Kampanyalı satış olarak nitelendirilemeyen ancak, malın veya hizmetin bilahare teslim veya yerine getirilmesi koşuluyla yapılan her türlü satışlar da birinci fıkra hükmüne tabidir. hükmünün, 06.03.2003 gün ve 4822 sayılı Kanun ile yürürlükten kaldırılmış olmasına; Yerel Mahkemece direnme kararının gerekçesinde sözü edilen, malın bilahare teslimi şartıyla yapılan ve kampanyalı satış olarak nitelendirilemeyen satışlarda, üreticinin satıcı ile birlikte sorumlu tutulması gerektiğini öngören Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 13.12.1999 gün ve Esas: 1999/9298, Karar: 1999/9485 sayılı ilamının, 4822 sayılı Kanun ile yapılan söz konusu değişiklikten önceki döneme ait bir uyuşmazlığa ilişkin bulunmasına; Kampanyalı Satışlara İlişkin Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in 5. maddesinde yer alan ve satılan malın tesliminden üreticiyi satıcıyla birlikte müteselsilen sorumlu tutan hükmün de, sadece kampanyalı satışlarla sınırlı bir içerik taşımasına, somut olayda ise kampanyalı satışın söz konusu olmamasına ve bu yönün çekişmesiz bulunmasına göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire Bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
Sonuç: Davalılardan A. A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı HUMK. nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 29.04.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.
(4077 S. K. m. 6/A, 7) (Kampanyalı Satışlara İlişkin Uygulama Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik m. 5) (13. HD. 13.12.1999 T. 1999/9298 E. 1999/9485 K.)