Bononun Teminat Senedi Olduğu İddiası Sadece Temel İlişkinin Tarafları Arasında İleri Sürülebilir

Öte yandan teminat ilişkisinin, sadece bu ilişkinin tarafları arasında ileri sürülebileceği tabii olup, teminat ilişkisinin tarafı olmayan 3. kişilere karşı ileri sürülemeyeceği gibi; teminat ilişkisinin tarafı olmayan borçlunun da böyle bir iddiada bulunamayacağının kabulü gerekir. Somut olayda mahkemece hükme esas alınan 23.01.2017 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; taraflarının muteriz borçlu … ve borçlu … ile alacaklı … olduğu, borçlu …’ın sözleşmenin tarafı olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, söz konusu sözleşme ilişkisinde taraf olmayan borçlu …’ın alacaklıya karşı sözü edilen belgeye dayanarak teminat iddiasında bulunması mümkün değildir.

T.C YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2019/ 6748
Karar: 2020 / 4138
Karar Tarihi: 09.06.2020

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçluların icra mahkemesine yaptığı başvurusunda; takibe dayanak bononun alacaklı ile aralarında düzenlenen 23.01.2017 tarihli sözleşmenin teminatı olarak verildiği iddiası ile takibin iptalini talep ettikleri, ilk derece mahkemesince, sözleşmenin taraflara karşılıklı edimler yüklediği, sözleşmede takibe konu senede atıf yapıldığı,borcun varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile borca itirazın kabulü ile takibin İİK’nun 169/a maddesi gereğince durdurulmasına karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararına karşı alacaklı tarafından istinaf yoluna başvurulduğu, bölge adliye mahkemesince, alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.

Alacaklının sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;

Takip dayanağı senedin teminat senedi olduğu iddiasının, hangi ilişkinin teminatı olduğu senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı bir belge ile ispatlanması gerekir (HGK.nın 14/03/2001 tarih ve 2001/12-233 E., 2001/257 K. sayılı ve yine HGK.nın 20/06/2001 tarih ve 2001/12-496 E. sayılı kararları).

Öte yandan teminat ilişkisinin, sadece bu ilişkinin tarafları arasında ileri sürülebileceği tabii olup, teminat ilişkisinin tarafı olmayan 3. kişilere karşı ileri sürülemeyeceği gibi; teminat ilişkisinin tarafı olmayan borçlunun da böyle bir iddiada bulunamayacağının kabulü gerekir.

Somut olayda mahkemece hükme esas alınan 23.01.2017 tarihli sözleşmenin incelenmesinde; taraflarının muteriz borçlu … ve borçlu … ile alacaklı … olduğu, borçlu …’ın sözleşmenin tarafı olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, söz konusu sözleşme ilişkisinde taraf olmayan borçlu …’ın alacaklıya karşı sözü edilen belgeye dayanarak teminat iddiasında bulunması mümkün değildir.

O halde; mahkemece, muteriz borçlu … tarafından, 23.01.2017 tarihli sözleşme dışında teminat iddiasını ispata yarar İİK’nun 169/a maddesinde belirlenen nitelikte başkaca bir belge de sunulmadığından bu borçlu yönünden teminat olgusunun ispat edilemediği gerekçesiyle istemin reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde itirazın kabulü yönünde hüküm tesisi ve Bölge Adliye Mahkemesince istinaf isteminin esastan reddi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir

SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, … Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 16.01.2019 tarih ve 2018/2665 E. – 2019/121 K. sayılı istinaf talebinin esastan reddine ilişkin kararının KALDIRILMASINA ve Maçka İcra Hukuk Mahkemesi’nin 28.03.2018 tarih ve 2018/2 E. – 2018/4 K. sayılı kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 09/06/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.