Mirastan Feragat Sözleşmesi: Miras Hakkından Önceden Vazgeçmenin Hukuki Sonuçları
Mirastan feragat sözleşmesi, bir kişinin henüz doğmamış miras hakkından, mirasbırakan ile yapacağı resmi bir sözleşme yoluyla feragat etmesini ifade eder. Bu işlem, yalnızca mirasbırakanın sağlığında yapılabilir ve Türk Medeni Kanunu’nda açıkça tanımlanmıştır. Feragat sözleşmesiyle mirasçılık sıfatı ortadan kalkar ve sözleşmenin niteliğine göre feragat edenin altsoyu da bu durumdan etkilenebilir.
Yasal Çerçeve ve Şekil Şartları
Mirastan feragat işlemi, Türk Medeni Kanunu’nun 528, 529 ve 530. maddeleri ile düzenlenmiştir. Bu sözleşme, bir tür miras sözleşmesi sayıldığından, resmi vasiyetname hükümleri uyarınca noter huzurunda ve tanıklar eşliğinde düzenlenmelidir. Şekil şartlarına uyulmaması hâlinde feragat geçersiz olur. Bu sebeple uygulamada en çok dikkat edilmesi gereken noktalardan biri de sözleşmenin resmi vasiyetname usulüne uygun hazırlanmasıdır.
Mirastan Feragat Sözleşmesi Hazırlarken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
- Sözleşmenin noter veya mahkeme önünde düzenlenmesi
- Feragatin ivazlı mı, ivazsız mı olduğunun açıkça belirtilmesi
- Altsoyun mirasçılığına ilişkin hüküm konulması
- Tarih, taraf imzaları ve tanıkların yer alması
Mirastan Feragat Sözleşmesi ile Karşılaşılan Uygulama Hataları
Uygulamada mirastan feragat sözleşmesi ile mirasın reddi ya da mirasçılıktan çıkarma sıklıkla karıştırılmaktadır. Ayrıca mirasbırakanın bizzat yer almadığı, yalnızca mirasçılar arasında yapılan feragat anlaşmaları da geçersizdir. İleri yaşlardaki bireylerin işlem sırasında ehliyetinin bulunup bulunmadığı, işlemden önce alınacak psikiyatri raporuyla belgelendirilmelidir.
Feragat Türlerinin Ayrımı ve Hukuki Sonuçları
Feragatin Kapsamına Göre: Tam ve Kısmi Feragat
Mirastan feragat işlemi, mirasın tümünden vazgeçme şeklinde olabileceği gibi sadece belirli bir oran ya da malvarlığı unsurunu kapsayacak şekilde de düzenlenebilir. Kapsam, sözleşme metninde açıkça belirtilmelidir.
Karşılık Durumuna Göre: İvazlı ve İvazsız Feragat
İvazlı Feragat
Feragat işleminin karşılığında maddi bir menfaat elde edilmişse ivazlı feragat söz konusudur. Bu durumda feragat edenin altsoyu da mirasçılık hakkını kaybeder (aksi sözleşmede belirtilmedikçe). Ayrıca sözleşme, belirli bir kişi lehine yapılmışsa ve bu kişi mirasçı olamazsa, sözleşme geçersiz olur.
İvazsız Feragat
Karşılıksız yapılan feragat işlemlerinde, feragat edenin çocukları onun yerine geçerek mirasçılık sıfatını sürdürebilir. Sözleşmede bu durumun aksi düzenlenmedikçe, feragat altsoyu etkilemez. Ancak feragat edenin altsoyu saklı pay talebinde bulunabilir.
İvazsız Feragat Nedir?
İvazsız feragat, mirasçının hiçbir bedel veya menfaat temin etmeksizin, mirasbırakanla yaptığı resmi bir sözleşme ile miras hakkından feragat etmesidir. Bu durum, çoğunlukla aile içi ilişkilerde, mirasçının miras üzerinde herhangi bir iddiada bulunmak istememesi nedeniyle gündeme gelir.
Mirastan Feragat Sözleşmesi Şekil Şartı
İvazsız dahi olsa, mirastan feragat sözleşmesinin geçerliliği için bazı şekil şartları vardır:
- Resmi şekilde düzenlenmiş yazılı sözleşme: Sözleşme, noter huzurunda veya sulh hukuk mahkemesi hakimi önünde düzenlenmelidir (TMK m.528).
- Tarafların fiil ehliyeti: Hem mirasbırakan hem de feragat eden mirasçı ehliyetli olmalıdır.
Şekle uygun olmayan feragat sözleşmeleri geçersizdir ve ileride mirasçı bu sözleşmeye rağmen miras hakkı talep edebilir.
İvazsız Feragat ile İlgili Uygulama Özellikleri
Altsoyun Mirasçılığı Devam Eder
İvazsız feragat halinde, feragat edenin altsoyu, aksi kararlaştırılmadıkça, mirasçı olmaya devam eder. Bu durum özellikle paylaşımda sürpriz sonuçlara neden olabilir. Bu nedenle, altsoy da mirastan dışlanmak isteniyorsa bu husus açıkça sözleşmeye yazılmalıdır.
Denkleştirme Yükümlülüğü Ortadan Kalkmaz
İvazsız feragat halinde, bazı durumlarda bu feragat işlemi, ileride denkleştirme (tasfiyeye katılma) yükümlülüğünü ortadan kaldırmayabilir. Mahkeme, ivazsız ferakati mal kaçırma ya da muvazaalı işlem olarak değerlendirebilir.
Tasarruf Edilebilir Kısım Sınırı Aşımı
Mirastan feragat sözleşmesi ile birlikte, mirasbırakan diğer mirasçıların saklı paylarını zedeleyecek şekilde tasarruflarda bulunursa, feragat eden kişinin bu durumu muvazaa iddiasıyla dava konusu yapma hakkı yoktur. Ancak diğer mirasçılar tasarruf oranının aşıldığını öne sürebilirler.
İvazsız Feragat ile İvazlı Feragat Arasındaki Farklar
Karşılık Unsuru
- İvazlı Feragat: Feragat eden mirasçı, çoğunlukla taşınmaz, nakit ya da başka bir ekonomik karşılık alır.
- İvazsız Feragat: Herhangi bir menfaat temin edilmez. Mirasçı, kişisel veya ahlaki nedenlerle hakkından vazgeçer.
Vergisel Etkiler
İvazlı feragat, veraset ve intikal vergisi açısından “bağış” sayılabilir. Ancak ivazsız feragatte doğrudan bir malvarlığı geçişi söz konusu olmadığından, vergisel sonuçları sınırlıdır. Yine de bu husus uygulamada değerlendirme gerektirir.
Muvazaa İddiaları
İvazsız feragat, uygulamada bazen diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla düzenlenmiş gibi gösterilebilir. Bu durumda, diğer mirasçılar tarafından muvazaa davası açılabilir.
Yargıtay Kararları Işığında İvazsız Feragat
Yargıtay, birçok kararında feragat sözleşmelerinin şekil şartlarına ve sözleşme içeriğine önem vermektedir.
Sözleşmenin Geçersizliği ve İptal Halleri
Mirastan feragat sözleşmesi hukuki ehliyetsizlik, irade sakatlığı veya şekil şartı eksikliği gibi nedenlerle iptal edilebilir. Fakat işlem sırasında ivaz alınmışsa, sonradan iptal iddiasında bulunulması hakkın kötüye kullanılması sayılabilir. Bu durum, dürüstlük kuralı çerçevesinde değerlendirilir.
Feragatin Hükümden Düşmesi
Sözleşme, belirli bir kişi lehine yapılmışsa ve bu kişi mirasçı olamazsa veya sözleşme anonim şekilde düzenlenmiş ve ilgili zümrede mirasçı kalmamışsa, sözleşme kendiliğinden hükümsüz hale gelir.
Feragat ve Tenkis İlişkisi
Feragat eden kişi mirastan pay talep edemez. Ancak feragat işlemi sırasında mirasbırakan tarafından yapılan kazandırmalar, terekenin tasarruf edilebilir kısmını aşıyorsa, diğer saklı paylı mirasçılar tenkis davası açabilir. Feragat eden ise aldığı menfaati iade etmek suretiyle mirasa tekrar katılma hakkına sahip olabilir (TMK m. 574).
Feragat ile Mirasın Reddinin Hukuki Farkları
Mirasın reddi, mirasbırakanın ölümünden sonra yapılan tek taraflı bir beyan iken; mirastan feragat sözleşmesi sağlığında karşılıklı iradeyle yapılan bir sözleşmedir. Reddin sonuçları sadece reddeden kişiyi etkilerken, feragat durumunda altsoy da etkilenebilir.
Feragat ve Mirasçılıktan Çıkarma Arasındaki Farklar
Türk Medeni Hukukunda mirasın paylaşımı ve mirasçılığın sona erdirilmesine ilişkin iki temel hukuki kurum olan mirasçılıktan feragat ve mirasçılıktan çıkarma, birbirine karıştırılabilen ancak gerek hukuki dayanakları, gerek sonuçları, gerekse taraf iradeleri bakımından oldukça farklı düzenlemelerdir. Bu makalede, bu iki kurumun tanımı, dayandığı hukuki kaynaklar, sonuçları ve uygulamadaki yansımaları karşılaştırmalı olarak incelenecektir.
1. Mirasçılıktan Feragat Nedir?
Mirasçılıktan feragat, bir yasal mirasçının, mirasbırakan ile yaptığı yazılı bir sözleşme ile gelecekte doğacak miras hakkından vazgeçmesidir. Bu kuruma Türk Medeni Kanunu’nun 528. maddesinde yer verilmiştir. Feragat sözleşmesi, mirasbırakan sağken yapılır ve genellikle bir karşılık (ivaz) karşılığında gerçekleştirilir.
1.1 Feragat Sözleşmesinin Unsurları
- Yazılı olma şartı: Mirasbırakan ile mirasçı arasında resmi şekilde düzenlenmiş yazılı bir sözleşme olmalıdır.
- İradelerin uyuşması: Her iki tarafın açık ve serbest iradeleriyle sözleşmeyi imzalaması gerekir.
- İvazlı veya ivazsız olabilir: Genellikle feragat ivazlı olsa da, ivazsız feragat de mümkündür.
1.2 Feragatin Sonuçları
Feragat eden kişi, mirasbırakan öldüğünde yasal mirasçı olarak mirasçılık sıfatı kazanmaz. Bu kişi sanki hiçbir zaman mirasçı olmamış gibi değerlendirilir ve miras paylaşımında hiçbir hak talep edemez. Ancak, feragat sözleşmesinde aksi belirtilmedikçe, feragat edenin altsoyu mirasçılık sıfatını sürdürebilir.
2. Mirasçılıktan Çıkarma (Iskat) Nedir?
Mirasçılıktan çıkarma ya da diğer adıyla ıskat, mirasbırakanın tek taraflı bir tasarrufla belirli bir yasal mirasçının miras hakkını ortadan kaldırmasıdır. Bu işlem vasiyetname ile gerçekleştirilir ve Türk Medeni Kanunu’nun 510-513. maddeleri arasında düzenlenmiştir.
2.1 Çıkarma Sebepleri
Çıkarma ancak kanunda sınırlı olarak sayılan sebeplerin varlığı hâlinde yapılabilir:
- TMK m.510/1: Mirasçının mirasbırakana veya yakınlarına karşı ağır bir suç işlemiş olması
- TMK m.510/2: Mirasçının mirasbırakana karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini ağır şekilde ihlal etmesi
Bu sebepler dışında çıkarma yapılamaz; aksi takdirde, çıkarma tasarrufu iptal edilebilir.
2.2 Çıkarılan Mirasçının Durumu
Çıkarılan kişi, mirasbırakanın ölümünde artık yasal mirasçı sayılmaz ve mirastan pay alamaz. Ancak, bu kişinin altsoyu varsa ve çıkarma tasarrufunda onların da mirasçılıktan çıkarıldığı belirtilmemişse, altsoy mirasçılık hakkını sürdürebilir (TMK m.512).
3. Feragat ve Iskat Arasındaki Temel Farklar
3.1 İrade ve Başvuru Noktası
- Feragat: Taraflar arasında anlaşma vardır; hem mirasbırakan hem de mirasçı rıza gösterir.
- Çıkarma: Mirasbırakanın tek taraflı tasarrufudur; mirasçının rızası aranmaz.
3.2 Zamanlama
- Feragat: Mirasbırakan hayattayken, sözleşme ile gerçekleştirilir.
- Çıkarma: Mirasbırakanın ölümünden sonra hüküm doğuracak şekilde vasiyetname ile yapılır.
3.3 Sebebe Dayanma Gerekliliği
- Feragat: Sebep gösterme zorunluluğu yoktur.
- Çıkarma: Kanunda sayılan iki sebep dışında çıkarma yapılamaz.
3.4 Altsoyun Mirasçılığı
- Feragat: Sözleşmede aksi belirtilmediği sürece altsoy mirasçı olabilir.
- Çıkarma: Altsoy ancak çıkarma tasarrufunda açıkça belirtilmişse mirastan çıkarılmış sayılır.
3.5 Hukuki Sonuçlar
- Feragat: Feragat eden mirasçı hiç mirasçı olmamış gibi değerlendirilir (sanki yok hükmündedir).
- Çıkarma: Çıkarılan mirasçı, miras hakkından mahrum bırakılır ancak yine de mirasbırakanın tasarruf oranı sınırları içinde yapılmalıdır.
4. Uygulamada Karşılaşılan Sorunlar
Feragat ve çıkarma işlemleri, özellikle aile içi ihtilafların çözümünde sıkça gündeme gelir. Ancak uygulamada sözleşmelerin geçerlilik şartlarına uyulmaması, çıkarma sebeplerinin somutlaştırılamaması gibi nedenlerle hukuki ihtilaflar doğabilmektedir. Özellikle mirasçılıktan çıkarma işlemlerinde, vasiyetnamenin geçerliliği ve çıkarma sebebinin varlığı, yargı önünde sıklıkla tartışma konusu olur.
Feragat ve mirasçılıktan çıkarma, miras hakkını sona erdiren iki farklı yoldur. Her iki kurum da, Türk Medeni Hukuku içinde farklı kurallara, şekil şartlarına ve sonuçlara sahiptir. Avukatların ve uygulayıcıların bu farkları iyi analiz etmesi, müvekkillerini doğru yönlendirebilmesi açısından büyük önem taşır. Feragat bir sözleşme ile, çıkarma ise tek taraflı vasiyetname ile gerçekleşir. Feragat serbestçe yapılabilirken, çıkarma yalnızca kanunda sayılan sınırlı sebeplere dayanılarak yapılabilir. Bu nedenle, miras planlaması yapılırken her iki kurumun doğru ve dikkatli şekilde değerlendirilmesi gerekir.
Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakanın tek taraflı iradesiyle gerçekleştirdiği, ancak sadece TMK’da sayılan sebeplerle geçerli olan bir işlemdir. Oysa feragat, karşılıklı rıza ile gerçekleşir ve herhangi bir neden gösterilmesine gerek yoktur.
Değerlendirme ve Sonuç
Mirastan feragat sözleşmesi, geleceğe dönük sonuçlar doğuran, şekle sıkı sıkıya bağlı ve dikkatle düzenlenmesi gereken bir sözleşme türüdür. Hem mirasbırakanın hem de feragat edenin iradelerinin tam ve serbest olması, işlemin geçerliliği açısından belirleyicidir. Sürecin, deneyimli bir hukukçunun rehberliğinde yürütülmesi, ileride doğabilecek ihtilafların önüne geçilmesi bakımından büyük önem taşır.