Alacağımı Nasıl Tahsil Edeceğim?

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde alacakların tahsili icra takipleri yoluyla yapılmaktadır. Birinden alacağı bulunan kişi, adliye içerisinde bulunan icra dairelerine başvurarak alacağının tahsil edilmesini talep etmelidir. Ancak bu durum, bahsedildiği kadar kolay olmayıp, icra takibi başlatmak kanuna göre oldukça fazla sayıda farklı faiz oranları ve yine kanuna göre vadenin başlangıç tarihi gibi bir çok farklı hukuki bilgiye sahip olmayı gerektirir.

Öte yandan icra takibi başlatmak, tek başına alacağın tahsil edilmesine olanak sağlamamakta, başlatılan icra dosyası üzerinden borçludan tahsilat yapabilmek adına bir takım işlemlerin yapılması gerekmektedir. örneğin, varsa borçlunun üzerine araç kayıtları, tapu kayıtları ve banka hesaplarının üzerine haciz konulması mümkündür. Banka hesabındaki paranın üzerine haciz konulduktan sonra, bankadan paranın alacağa karşılık icra dosyasına yatırılmasının istenmesi mümkündür. Araçlara haciz konulduktan sonra, gerekli yakalama avansının yatırılmasıyla aracın emniyet güçleri tarafından yakalanması ve satışa çıkartılmasının istenmesi de mümkündür. Tapu kayıtları bakımından da haciz konulan gayrimenkulun satışının istenmesi mümkündür.

Bütün bunların dışında, borçlunun sigortalı olarak çalışması halinde, işverenine maaş haczi müzekkeresi gönderilmesi ve her ay maaşının dörtte biri oranında kesinti yapılarak alacağa karşılık icra dosyasına yatırılmasının istenmesi de mümkündür.

Eve veya borçlunun işlettiği işyerine gidilerek fiilen haciz yapılması ya da kasa haczi yapılması da mümkündür.

Bütün bu sayılanların dışında da borçludan tahsilat yapabilmenin bir çok farklı yolu mevcut olup, bütün bunlar iyi bir hukuk bilgisi ve özenli bir takip gerektirmektedir. Nitekim herhangi bir malvarlığı ve maaşı bulunmayan borçluların da her an bir işe girmeleri ya da mal edinmeleri mümkün olup, borçluların malvarlığı durumlarını sürekli sorgulama yaparak avukatlar takip edebilmektedir. Bu nedenle alacağın avukat aracılığıyla tahsil edilmeye çalışılması en doğrusudur.

İcra takibine doğrudan başvurulması mümkün olup, her olay kendi içerisinde değerlendirilmelidir. Alacağın kambiyo senedine bağlanmadığı durumlarda ya da alacağın bir mahkeme kararına dayanmadığı durumlarda, yapılan icra takibine borçlunun itiraz ederek takibi durdurması mümkündür. Oldukça karışık olan ve teknik bilgi gerektiren İcra İflas Hukuku konusunda Altınkan Avukatlık Bürosu, geniş bir bilgi birikimine ve çalışan kadrosuna sahiptir.