Ceza Hukuku

Antalya ceza avukatı ihtiyacının oldukça fazla bulunduğu bir ildir. Ülkemizde 80 yılı aşkın süredir yürürlükte kalan mülga ceza kanunu İtalya'dan alınmış ve yasada zaman zaman yapılan değişiklikler ve toplumsal ihtiyaçların farklılaşması neticesinde yeni bir ceza kanunu düzenlemesine ihtiyaç duyulmuştur. Antalya ceza avukatı Özellikle teknolojik yeniliklerin eski kanunda yer almaması nedeniyle, külliyen yeni bir kanun hazırlığına girişme fikri doğmuştur. Bu nedenle 2005 yılında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu yürürlüğe girmiştir.

Ceza hukukunun konusu; devletin yapılmasını yasakladığı fiiller ve bunlara bağlanan yaptırımlardır. Yani diğer bir deyişle, söz konusu bu hukuk dalı, kanun koyucu tarafından suç olarak sayılan fiilleri ve bu fiillerin işlenmesi halinde işleyen kişiye uygulanacak cezalardır. Bizzat devletin varoluş amacı toplumsal düzeni sağlamak ve toplumun rahat ve huzurlu bir yaşam sürme isteğini karşılamaktır. Bu nedenle devlet, bazı davranışları yapma veya bazı davranışları yasaklama suretiyle vatandaşlara bir takım yaptırımlar öngörmüştür. Antalya ceza avukatı olarak, kişilerin masumiyetlerini ispatlayabilmeleri ve üzerine atılı suçlardan beraat edebilmeleri bakımından Altınkan Avukatlık bürosu profesyonel bir avukatlık hizmeti sunmaktadır.

Ceza hukukunun iki temel işlevi olup bunlardan ilki suç işleyenleri cezalandırarak toplumdaki barış ve huzuru korumak, bir diğeri ise mevcut ceza düzenlemeleriyle caydırıcı etki yaratarak vatandaşların suç işlemekten çekinmesini saplamaktır.

Adli Tıp, kriminoloji ve alt dalları, kriminilastik, viktimoloji gibi bilim dalları, ceza hukukuna ve suçluların cezalandırılması, masumların ise beraat edebilmesi noktasında Ceza Hukukuna yardımcı olan bilim dallarıdır.

Kişilerin haklarını savunabilmeleri ve suçsuzluklarını ispatlayabilmeleri bakımından, ceza hukuku çok sık şekil kuralları öngörülmüş ve suçsuz kişilerin haksız yere özgürlüklerinin sınırlanmaması adına vatandaşlara bir takım haklar sağlanmaktadır. Bu anlamda kanunilik ilkesi olarak bilinen ilkeye göre; kanunda açıkça suç olarak düzenlenmeyen bir fiilden dolayı kişilere suç verilemeyecek ve kıyas yoluyla suç yaratılamayacaktır. Kusursuz suç ve ceza olmaz ilkesi uyarınca, ceza hukukumuzun temeli kusura dayalı cezalandırmayı esas almaktadır.

Türk Ceza Hukukunda düzenlenen suç ve cezaları; Kişilere Karşı Suçlar, Topluma Karşı Suçlar, Uluslararası Suçlar ve Ticari Ceza Hukuku şeklinde temel bir ayrıma tabi tutmak mümkündür.

Büromuz bünyesinde ceza hukuku özelinde avukatlık hizmeti verilen dava tipleri ve işler genel olarak şu şekilde sayılabilmektedir:

• Şikayetçi avukatı olarak suç duyurusunda bulunma,
• Şüpheli avukatı olarak kolluk ve savcılık aşamalarında ifadelere katılma ve savunma hazırlıklarını gerçekleştirme,
• Ceza davalarının tümünde katılan vekilliği ya da sanık müdafiliği,
• Sulh ceza davaları ve duruşmalarında katılan vekilliği ya da sanık müdafiliği,
• Asliye ceza davaları ve duruşmalarında katılan vekilliği ya da sanık müdafiliği,
• Ağır ceza davaları ve duruşmalarında katılan vekilliği ya da sanık müdafiliği,
• Askeri ceza davaları ve duruşmanda katılan vekilliği ya da sanık müdafiliği,
• İcra Ceza Davalarında katılan vekilliği ya da sanık müdafiliği,
• Soruşturma aşamasında hazır bulunma,
• Çek şikâyetinden dolayı işlemler ve alacaklılarla müzakere,
• Fiil ve hareketlerin ceza hukuku bakımdan incelenmesi ve çözümü,
• Kıymetli Evrak Hukuku, İcra İflas Hukuku Mevzuatı, Fikri ve Sınai Haklar Hukuku’ndan doğan veya doğabilecek olan ceza davalarıyla ilgili danışmanlık hizmeti,
• Ceza Hukukuyla ilgili sınırsız danışmanlık hizmetleri,
• Diğer dava ve işler